Üniversitemiz 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni, Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan’ın teşrifleriyle gerçekleştirildi. Tören kapsamında Üniversitemiz tarafından Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan’a tarih alanında “Fahri Doktora” unvanı verildi.
Üniversitemiz Mimar Kemaleddin Salonu'nda düzenlenen törene; Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Necdet Hayta, Prof. Dr. Hasan Tezer ve Prof. Dr. Serhat Karyeyen, Genel Sekreter Mustafa Afşar, Genel Sekreter Yardımcıları, Rektör Danışmanları, dekanlar, müdürler, daire başkanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı öğretim elemanlarının müzik dinletisi ile devam etti. Müzik dinletisinin ardından açılış konuşmalarına geçildi.
Rektörümüz Prof. Dr. Uğur Ünal, konuşmasına Üniversitemizin 2025-2026 akademik yılı açılış töreninde bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek başladı.
Türkiye’nin, tarihinden, coğrafyasından ve kültüründen aldığı sorumlulukla daima bağımsız ve ilkeli bir dış politika yürütmeyi esas aldığını vurgulayan Prof. Dr. Uğur Ünal, “Kuşkusuz bu vizyon, birkaç temel üzerine oturmaktadır. Öncelikle millî çıkarlarımızın korunması yönündeki tavizsiz duruş bizim için esastır. Yine milletimiz tarih boyunca hiçbir ülkenin vesayeti altına girmemiş, tam bağımsızlık ilkesiyle rotasına devam etmiştir. Karasularımızdan hava sahamıza, enerji politikalarımızdan terörle mücadeleye kadar millî çıkarlarımızı korumak, dış politikamızın temelini oluşturmaktadır” diye konuştu.
Bunun yanı sıra dış politikamızda insani yaklaşımın, tarihsel süreçte de görüldüğü üzere vazgeçilmez olduğuna değinen Prof. Dr. Ünal, Türk Devletinin “Cihanpenah” duruş sergilemeye devam ettiğini ve atalarından aldığı mirasa sahip çıktığını ifade etti. Dünyanın neresinde kanayan bir yara görse, aziz milletimizin oraya elini uzattığına işaret eden Rektör Prof. Dr. Ünal, bugün dünyanın dört bir yanında kurumlarımız aracılığıyla yürüttüğümüz projelerin bunun açık bir göstergesi olduğunu dile getirdi.
Türkiye’nin aynı zamanda uluslararası kuruluşlarda daha adil bir temsil düzeni kurulmasını her fırsatta savunduğunun altını çizen Prof. Dr. Uğur Ünal, “Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından dile getirilen ‘Dünya beşten büyüktür’ ifadesi, bu talebin en güçlü sembolüdür. Bizler, küresel adalet için sesini yükselten, mazlumun yanında duran bir milletiz” dedi.
Filistin meselesine de vurgu yapan Rektörümüz Prof. Dr. Uğur Ünal, Filistin’in on yıllardır işgal, zulüm ve ayrımcılığa maruz kaldığını hatırlattı. Filistin’de devam eden zulmün, 700 günü aşkın süredir Gazze’de yaşanan kıyımın, insanlık onuruna kasteden bir soykırım niteliğinde olduğunu belirten Prof. Dr. Ünal, insanlık tarihinin son asırda böyle bir vahşet görmediğini kaydetti. Bu durumun yalnızca Filistin halkının değil, insanlığın ortak vicdanını derinden yaraladığına dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Ünal, Türkiye’nin en başından itibaren Filistin halkının yanında durduğunu, onların haklı mücadelesini her platformda kararlılıkla savunduğunu söyledi. Prof. Dr. Uğur Ünal, bu desteğin yalnızca sözle değil, diplomasiyle, insani yardımlarla ve uluslararası girişimlerle somutlaştığını sözlerine ekledi.
Öğrencilerimize özel bir çağrıda da bulunan Rektörümüz Prof. Dr. Uğur Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün sizlere düşen sorumluluk, bu gerçekleri doğru okumak ve Türkiye’nin tarihî vizyonunu geleceğe taşımaktır. Sizler geleceğin bilim insanları, diplomatları, öğretmenleri, mühendisleri ve sanatçıları olacaksınız. Unutmayınız ki dış politika devlet adamlarının, diplomatların temel meselesi olmakla birlikte toplumun değerleriyle, adalet anlayışıyla, refleks ve vicdanıyla şekillenir. Sizler ne kadar bilinçli, duyarlı ve adaletli bir bakış açısına sahip olursanız, Türkiye de o kadar güçlü olacaktır. Filistin meselesine duyarlı olmanız, sadece mazlum bir halka destek olmak değil, aynı zamanda insanlığın ortak onurunu korumak demektir.”
Türkiye’nin her zaman barıştan, adaletten ve insan haklarından yana olduğunun üzerinde duran Prof. Dr. Uğur Ünal, bu duruşu Filistin davasında da en kararlı şekilde ortaya koyduklarını ifade etti. Filistin meselesinin sadece bir bölgesel sorun değil, aynı zamanda dünyanın vicdan sınavı olduğunu anlatan Rektörümüz Prof. Dr. Ünal, Türkiye’nin bu sınavda üzerine düşen görevi yapmaya bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edeceğini söyledi. Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan’ın uluslararası alanda yürüttüğü aktif diplomasiyle bu vizyonu güçlendirdiğinin altını çizen Prof. Dr. Uğur Ünal, “Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde Sayın Bakanımız gerek uluslararası gerekse bölgesel toplantılarda Filistin halkına yönelik saldırıları en açık ifadelerle dile getirmiş, Gazze’de yaşanan insani dramı tüm dünyanın vicdanına sunmuştur. Türkiye’nin insani yardımlarını diplomatik girişimlerle birleştirerek hem sahada hem masada Filistin halkının yanında olduğunu göstermiştir. Bu çabalar, ülkemizin dış politika vizyonunun bütüncül ve süreklilik arz eden bir anlayışla sürdürüldüğünün en somut göstergesidir. Bu kapsamda ‘uluslararası ilişkiler ve güvenlik politikaları alanında sürdürdüğü çalışmalar, ülkemizin bölgesel ve küresel düzeyde görünürlüğüne ve saygınlığına sağladığı katkılar, Türkiye'nin diplomatik temsil gücünü pekiştiren girişimleri ve müzakerelerde sergilediği etkin rolünün’ bir nişanesi olarak bugün Üniversitemiz Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a Tarih alanında ‘Fahri Doktora’ unvanı tevdi edecektir” şeklinde konuştu.
Rektörümüz Prof. Dr. Uğur Ünal konuşmasını, 2025-2026 akademik yılı açılışına teşrif eden Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan’a teşekkür ederek sonlandırdı.
Açış konuşmasının ardından Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal tarafından Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan’a cübbe giydirilerek tarih alanında “Fahri Doktora” unvanı tevcih edildi.
Törende konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan "Gazi Üniversitesi, Türkiye'nin fikir dünyasına, kamu yönetimine ve diplomasi kültürüne de bir nevi kaynaklık eden önemli akademik kuruluşlarımızdan biri olmuştur. Bugün böylesine derin bir tarihe ve ilmi geleneğe sahip bir üniversiteden fahri doktora unvanı almak benim için ayrıca bir onur kaynağıdır" dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, akademiyle kurulan ortak zeminin, uluslararası sistemin derin bir açmaz içinde olduğu dönemde daha da önem kazandığına dikkat çekerek, "Değişimin hızına yetişmeye çalışan dünyamız bugün adeta bir krizler çağı yaşıyor. İnsanlık aynı anda tüm cephelerde, tabiri caizse, sınanmakta. Buna mukabil uluslararası barış ve güvenliği korumaktan sorumlu organlar maalesef çıkar hesaplarının gölgesinde kalmaktadırlar. Gazze'de 2 yılı aşkın bir süredir devam eden soykırım karşısında uluslararası vicdanın sesi olduk. Bugün Filistin devletinin tanınması yönünde oluşan ivme, uluslararası düzeyde tesis ettiğimiz eşgüdüm ve kararlılığın sonucudur. Filistin meselesi bağlamında oluşan bu farkındalık neticesinde evvelce İsrail'i kayıtsız şartsız destekleyen ülkelerin pozisyonları dahi yapıcı ve dengeli bir noktaya evrilmeye başlamıştır. Bu çabaların neticesi olarak Gazze'de ateşkesin sağlanmasından büyük bir memnuniyet duymaktayız. Malumunuz daha hiçbir şey bitmedi, her şey devam ediyor. Önümüzdeki dönemde yakalanan bu ivmenin Filistin halkının meşru haklarını güvence altına alacak kalıcı ve adil bir çözümle taçlanması mühimdir. Bu minvalde kalıcı barışın anahtarı olan iki devletli çözüm vizyonunu hayata geçirmek için azim ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Türk dünyasında dayanışma çağı inşa edildiğine dikkat çeken Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Daha 3 gün önce Türk Devletleri Teşkilatı'nın 12'nci zirvesi vesilesiyle Azerbaycan'daydık. Zirvede Türk dünyasının entegrasyonu derinleştirmeye yönelik irademizi Sayın Cumhurbaşkanımız en üst düzeyde ortaya koydular. Bunu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de katılımıyla bir kez daha teyit ettik. Bugün TDT artık kurumsallaşmasını büyük ölçüde tamamlamış, somut projelere yoğunlaşmış, bağlantısallık konusunda önemli adımlar atmış ve ekonomik iş birliği boyutunu daha da güçlendirmiştir. Türk Dil Kurultayı'nın 100'üncü yıl dönümü yaklaşırken dilde, fikirde, işte birlik şiarıyla gelecek ufkumuzu şekillendirmekteyiz" dedi.
Törende, Üniversitemize dereceyle yerleşen öğrencilerimiz Melike Özdoğan, Zülal Çetinkaya, Burak Talha Avcı, Fatma Nisa Oğuz, Ezgi Duman, Muhammet Uhud Yazgan, Burak Akbay, Sıla Bürcü, Miraç Efe İlhan, Mehmet Akar ve Edanur Çobanoğlu’na da belge takdim edildi. Öğrencilerimize belgeleri Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan tarafından verildi. Tören, toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
